Misket Bombaları 2019 Araştırma Raporu Açıklandı

Misket Bombaları 2019 Araştırma Raporu Açıklandı

Yasaklama sözleşmesindeki gelişmeler sayesinde misket bombalarından kaynaklanan insani tehditler, Suriye’de süregiden ölümcül saldırılar hariç tutulursa, giderek ortadan kalkıyor.

(Cenevre, 29 ağustos 2019) – Misket bombalarını yasaklayan ve 2010’da yürürlüğe giren sözleşmenin onuncu yıldönümü yaklaşırken, Misket Bombaları Koalisyonu’nun bugün açıkladığı yıllık izleme raporundan da görülüyor ki, düzenlemenin etkinliği sayesinde dünya bugün artık daha güvenli.

Misket Bombaları Koalisyonu direktörü Hector Guerra, “Misket Bombaları Sözleşmesi’ne katılan ülkeler çoğaldıkça ve misket bombalarının yarattığı tehdidi sonlandırmak için önlem aldıkça, bu insanlık dışı silahlardan arınmış bir dünyaya doğru daha da yaklaşıyoruz. Suriye misket bombalarını kullanmaya derhal son vermeli, Rusya bu kullanımda suç ortaklığından kaçınmalı, diğer ülkeler de o menfur silahların sebep olduğu zararı gidermek için çaba göstermelidir,” diye açıkladı.

Monitör, 2015’ten beri ilk kez olmak üzere, Yemen’de bir önceki yıla ait yeni misket bombası kullanımlarını rapor etmedi.

Bunun yanında, Suriye’deki misket bombalı saldırıların, hükümet güçlerinin devlet dışı silahlı gruplara ait bölgelerde kontrolü tekrar ele geçirmesiyle, 2017 ortalarından beri azaldığı da saptandı. 2018’de, ülkede misket bombalarından kaynaklanan zayiat sayısı 80 olarak kayıtlara geçti ki, bombaların tekrar kullanılmaya başladığı 2012’den beri en düşük yıllık sayıdır. Fakat rapor, Suriye’ye girişler kısıtlı olduğu ve birçok faaliyet kayıt dışı kaldığı için gerçek zayiat ve bomba kullanım sayısının çok daha yüksek olabileceği konusunda uyarıyor.

Misket Bombası Monitörü 2019, geçen yıl içinde üç ülkenin –Gambiya, Namibya ve Filipinler’in– sözleşmeyi onayladığı ve toplam Taraf Devlet sayısının böylece 106’ya ulaştığını belirtiyor.

Misket Bombası Monitörü 2019’un yasaklama politika editörlüğünü yapan İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Mary Wareham’ın belirttiğine göre, “Misket bombaları günden güne daha büyük bir utanç vesilesi haline geliyor. Stokların imhası, artıkların temizlenmesi ve yasaklama sözleşmesinin etkin işleyişi için gösterilen gayretlerden de bunu anlamak mümkün. Sözleşmeye katılmamış olan devletler bu duruşlarını gözden geçirmeli ve imza atmak için gecikmeden adım atmalıdır.”

Misket Bombası Koalisyonu, sözleşme dışındaki devletleri acele etmeye ve eylül 2020’deki büyük önem taşıyan İkinci Gözden Geçirme Konferansı’ndan önce Misket Bombası Sözleşmesi’ne katılmaya çağırıyor.

Yıllık raporda, sözleşmeye Taraf Devletlerin ellerindeki misket bombalarının yüzde 99’unu şimdiden imha ettikleri de saptanıyor. Buna göre toplam 1,5 milyon misket bombası ve 178 milyondan fazla bombacık ortadan kaldırıldı. Ağustos 2018’de yayımlanan son Misket Bombası Monitörü’nden bu yana Botsvana ve İsviçre kendi stoklarının imhasını tamamladı. Gine-Bissau ise 1 mayıs 2019’ta dolan süre içindeki imha hedefine ulaşamadı; sözleşmenin sekiz yıllık hedeflerinde böylece bir devlet ilk kez söz verdiği süre içinde imha işlemini tamamlayamadı.

Misket Bombası Monitörü 2019, 2018’de dünya ölçeğinde toplam olarak en az 149 yeni misket bombası zayiatı belirledi. Bu da 2016’da toplam 971, 2017’de de toplam 289 olan yıllık zayiat sayısına kıyasla düşüşün önemli ölçüde sürdüğünü gösteriyor. 2018’de, saldırıdan kaynaklanan kayıtlı zayiatın tümü Suriye’de (65) yaşandı. Misket bombası kalıntılarından yaşanan kayıtlı zayiatta Yemen (31), Suriye (15) ve Laos Demokratik Halk Cumhuriyeti’ndeki (21) yıllık zayiatı ilk kez geride bıraktı. Afganistan, Irak, Lübnan, Güney Sudan, Ukrayna ve Dağlık Karabağ’da da eski çatışmalardan kalan artıklara bağlı zayiat kaydedildi. 2018’de kayıtlara geçen zayiatın yüzde 99’u sivil; bu da hem misket bombalarından kaynaklanan tüm zamanlara ait kayıp istatistikleriyle tutarlı, hem de ayrım gözetmeyen söz konusu silahın insanlık dışı doğasını gösteriyor.

Misket Bombası Monitörü 2019’un zayiat ve mağdurlara yardım editörü Loren Persi, “Raporlamamız, her yıl neredeyse tüm misket bombası mağdurlarının sivil olduğunu gösteriyor. 2018’de de bombacık artıklarının ölümcül patlaması sonucu rapor edilen zayiatın yarıdan fazlası çocuk,” diyor. “Devletlerin ve uluslararası toplumun yardım çalışmalarına acilen öncelik tanıması ve misket bombası patlamalarından kurtulanlara, onların aile ve toplumlarına ait ihtiyaçların daha iyi karşılanmasına yönelik kaynaklarını arttırması gerekiyor.”

Misket bombası mağdurlarının yaşadığı Taraf Devletler bu mağdurlara yeterli yardımı sağlamakla yükümlüler. Söz konusu yardımlar sayesinde mağdurların durumu, sözleşmeye katılımdan bu yana gelişme göstermiştir. Fakat bir yandan da ciddi sıkıntılar devam ediyor. Sözgelimi, geçen yıl topluluk esaslı çalışmalara yönelik fonların azalması yüzünden yerel örgütler faaliyetlerini sürdürmekte zorlandı. Bunun sonucu olarak ilgili devletlerdeki bazı mağdurlar gerekli hizmetlere ulaşamadı veya erişim sağlayamadılar.

Halen en az 26 ülke bu silahlarla kontamine olmuş durumdadır ve onların 12’si de sözleşmeye taraf olan devletler. Geçen yıl hiçbir ülke misket bombası temizliğini tamamlayamadı. Toplamda ise 10 ülke, sekizi Misket Bombaları Sözleşmesi’ne Taraf Devletler olmak üzere, misket bombasıyla kontamine olmuş topraklarının temizliğini tamamladı.

Misket bombaları top veya roketlerle atılıyor ya da uçaklardan bırakılıyor ve havadayken açılıyor, içinden çıkan çok sayıdaki bombacık futbol sahası büyüklüğündeki bir alanı kaplıyor. Bombacıkların birçoğu ilk çarpmada patlamıyor ve geriye, temizlenip imha edilmedikçe kara mayınlarıyla aynı derecede tehlikeli artıklar bırakıyor. Misket Bombaları Sözleşmesi 2008’de hazırlanıp imzaya açıldı ve 1 ağustos 2010’da yürürlüğe girdi. Sözleşme; misket bombalarını kapsamlı bir biçimde yasaklıyor ve stoklanmış olan bombaların sekiz yıl içinde imhasını, bomba kalıntılarıyla kontamine olmuş arazilerin 10 yıl içinde temizlenmesini ve bomba mağdurlarına yardım sağlanmasını şart koşuyor

 

Monitör Hakkında:

Elinizdeki onuncu yıllık Misket Bombası İzleme raporu, 2-4 eylül 2019’da BM Cenevre Ofisi’nde yapılacak Misket Bombaları Sözleşmesine Taraf Devletlerin Dokuzuncu Toplantısı’nda dağıtılmak üzere Misket Bombası Koalisyonu (CMC) tarafından hazırlanmıştır. Rapor, 1997’de Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Kara Mayınlarının Yasaklanması İçin Uluslararası Kampanya’ca (ICBL) 1999’dan beri her yıl yayımlanan Kara Mayınları İzleme raporunun kardeş yayınıdır. Kara Mayınları ve Misket Bombaları Monitörü, ICBL-CMC çalışanlarından oluşan bir kurul ile ICBL-CMC’ye üye örgütlerin (DanChurchAid, Danimarka Mayın Temizleme Grubu, İnsan Hakları İzleme Örgütü, Humanity & Inclusion, ve Mines Action Canada) temsilcilerince koordine edilmektedir.

2008 Misket Bombaları Sözleşmesi’ni temel referans çerçevesi olarak alan rapor, 2018 takvim yılındaki faaliyetlere odaklanıyor ve 2019 ağustosuna dek yaşananlarla ilgili bilgilere de mümkün olduğunca yer veriyor; yasaklama politikası ve uygulamalarındaki eğilimleri, misket bombası kalıntılarının yayılım ve temizlenmesini, misket bombası mağdurlarının haklarını güvenceye almaya ve ihtiyaçlarını karşılamaya dönük çalışmaları kapsıyor. Bulgular online olarak yayımlanan ülke profillerinden alınmaktadır.

19/08/2019